Çocuklar, konuşmaya başladıklarında sorarak öğrenmek isterler her şeyi. Henüz dünyayı tanımayan minik beyinler için sormak yeterlidir. Zaman içinde dünyada olup bitenler veya bir türlü bitmeyenler kafalarını daha fazla kurcalar ve artık sormak yetmez. Bu sefer de sorgulama başlar. Tıpkı bir türlü bitmeyen demokrasi oyununda Mısır halkının sorguladığı gibi.
Benim istediğim kadar demokrasi vardır ya da demokrasi benim elimdeki bir hamurdur, istediğim şekli veririm diyenlere ‘LÂ’ diyor Mısır halkı.
Avrupalıların ve ABD’nin bir türlü Mısır diyemediği ülke Mısır. Sadece orada yaşayan Hıristiyan Kıptilerin vatanı olarak kabul edip ‘Egypt’ dedikleri ülke Mısır. Mısır, şimdiki adını 640 yılında Amr İbn-i Âs tarafından fethedildikten sonra aldı. Ülkenin firavunları hiçbir zaman eksik olmadı. Onlara karşı verilen mücadele de yüzyıllarca sürdü. Ülkenin yaşadığı bu süreçleri fark eden Müslümanlar Mim-Sad-Ra (MSR) harflerinden oluşan bir isim verdiler ülkeye. Her harf ülke tarihiyle ilgili bir süreci ifade etmekteydi. Mim: Meşakkat, Sad: Sabır, Ra: Refah.
Mısır darbesine demokrasi yanlılarının gösterdiği tepki beklenenden fazla oldu. Ama demokrasi Avrupa’nın putuydu ve Aynı Avrupa Müslüman kardeşleri bu putla tuzağa düşürmüştü. Demokraside şiddete bulaşmadan protesto etme hakkı vardı ya İhvan da bunu yapıyordu aylardır. Meydanları yüzbinlerle, milyonlarla doldurarak.
Amerikan dışişleri bakanının dediği gibi demokrasiyi inşa ediyordu evlat Sisi. Her darbenin bir gün mutlaka kendi evladını yiyeceğini bilmeden. Demokratik ve yasal bir seçimin sonucunu kabul etmeyerek darbe yapan kuklalar şimdi demokrasiyi kuracaklar, hadi hayırlısı.
Nasıl demokrasiyse bu, temeli katliamlarla atılacaktı ve o yüzden harcı kanla yoğrulmalıydı. Ramazan demeden, bayram demeden sivil, silahsız ve savunmasız insanlara döndü silahlar. Bir yandan ordu bir yandan baltacılar. Ya başından ya göğsünden vuruldu insanlar. Tam bir suç şebekesiydi baltacılar.
Tam beş bin kişi seçimlerden önce serbest bırakıldı. Bir Dolar için bile adam öldürebilen bu adamlar darbe destekçisi Bazı zenginler tarafından besleniyor. Batı uşağı Arap şeyhlerinin darbe için gönderdikleri petro-dolarlar da cabası. Merak ediyorum; Hac ya da umreye gittiğimizde Arabistan’a kazandırdığımız paralarla biz de mi darbeye veya Müslüman kıyımına katkıda bulunuyoruz?
Merak ediyorum; Türkiye gibi mazlum halklar için ‘LÂ’ diyebilen birkaç tane daha güçlü devlet olursa zulüm bu kadar mı kolay abad olacak. Ve merak ediyorum zulümle abad olanların sonu ne zaman berbat olacak.
Vedat UZUNER
ÖĞRETMEN
REHBER ÖĞRETMENLERİ RAHAT BIRAKIN
SINAV SİSTEMLERİ ÜZERİNE
DAĞ FARE DOĞURDU
ÖĞRETMENLER GÜNÜ
ALLAH ÇALIŞANA VERİYOR MÜSLÜMANLAR ÇALIŞMIYOR
HABER YAP İZİ KALSIN
15 TEMMUZ
Takvimden Yapraklar
Anlayarak Okuma-k
Çamur At Elin Kirlensin
Zor Okul: Trabzon
Zaman Değişti
Eyvah Reform Geliyor
Kudretli Kalemler
Sendikal Andisalay
Bismillah
SBS?siz olur mu?
Yazdan Yazı Çıkarmak
Gündem Dışı
Çadır Tiyatrosu
Helvalar Tükenince?
Bosna-3
Bosna-2
Bosna-1
Sandık Her Şeydir Sandık
Şehri yaşanılmaz kılmak
Hayat Tarzıma Karışma
Bir Yılın Ardından
Her Yer Diriliş
Teşekkürler
Müflis Tüccar
19 Mayıs
Vekiller ve Sefiller
Çocuksuz Bayram
Otizm
Rotasyon
Samimiyet
İmzamıza Sahip Çıkıyoruz
İYİ TATİLLER
Seçim Okumaları
Çözüme Ağlayanlar
Yine Saldırı, Yine Şiddet
Yönetici Atama Yönetmeliği?ne
ÖĞRETMEN
“BİRİNCİ SINIFTA KARAKTER DERSİ”
EMEKLİ MAAŞLARI VE İKRAMİYELERİ
İFTİRANIN VE BİLGİSİZLİĞİN SINIRI YOK
KUDÜS, TÜRKİYE VE SİVİL TOPLUM
Çanakkale-Gazze Hattında İnsan-ı Kâmili Aramak
Bizimle canlanacak nice umutlara doğru
Destansı Yürüyüş, Umudun Zaferi, Birliğin Gücüyle Büyüyen Başarı Hikâyesi
Psikopatik zevzeklerin kuru gürültüsü
Re’sen Atama Hangi Aklın Kârı
Yükseköğretimi Dönüştüren Çağrı: Bir Kongrenin Ardından