Çadır Tiyatrosu
Vedat UZUNER
Hükümetle yetkili sendika arasındaki toplu sözleşme görüşmeleri erken tamamlandı. Yetkili sendika olan Eğitim-Bir-Sen’in taleplerinin tamamı karşılanmadı ama büyük oranda da istenenler alındı. Geçtiğimiz yıldan alacaklı olan öğretmenler ek ödemeyi bu yıl aldılar. Kaldı ki bir önceki toplu sözleşmede de buna yakın bir teklif üzerinde anlaşma sağlanmak üzereyken Milli Eğitim Bakanı’nın anlaşılmaz tutumu görüşmeleri bitirmişti.
Bütün memurları kapsayan brüt 175 TL olan zam net olarak bu miktara ulaşsaydı daha güzel olacaktı. Her zaman dile getirdiğimiz bir ifadeyi tekrarlayalım. ‘Ülke zenginleşiyorsa bunda çalışanların da katkısı var ve onlar da kendilerine düşen payı alma hakkına sahipler.
Öğretmenlere, her yıl eğitim-öğretime hazırlık için verilen ödeneğin artırılması iyi. Bunun da bütün eğitim çalışanlarına ödenmesi beklentisi yıllardır devam ediyor.
Yıllardır devam eden bir başka konu da vergi dilimi uygulaması. Hükümet nedense bir taraftan verirken bir taraftan alıyor ve bu uygulamanın kaldırılmasına yaklaşmıyor. Ya da vergi matrahının yükseltilmesine sıcak bakmıyor. Kamu çalışanları attığı her adımda vergi veriyor. Bordrolu çalışanların tamamı kazandıklarının üçte birini vergi olarak devlete ödüyor. Bunun yanında yılın ortasında kazancının artmasını beklerken daha da düşük bir ücret alması kendilerini hayal kırıklığına uğratıyor.
Bu yıl yapılan toplu sözleşmenin neden çabuk bitirildiğine itirazlar var eylem hazırlığı da. Son birkaç yılı ele alarak bir hesap yapalım: Örneğimiz de bu gün itibariyle 18 yıllık, 1’in 4’ü, evli, eşi çalışan, iki çocuklu bir uzman öğretmen olsun. (Çalışma barışına balta vurmaya devam eden ek ders garabetini hesaba katmıyorum)
Ocak 2011: 1945, Ocak 2012: 2115, Ocak 2013: 2351. Üç yıldaki toplam artış yaklaşık 400 TL. Yeni toplu sözleşmeden sonra aynı öğretmen 150 TL ek ödeme artı 123 TL seyyanen net zam aldığında 273 TL artış sağlanmış olacak. Yeni başlayan bir öğretmene göre yüzde ondan fazla bir artış sağlanmış olacak. Bahse konu 18 yıllık bir çalışan içinse en az yüzde onluk bir artış var.
Eylem kararı alan değişik renkte sendikalar var. Öyle zannediyorum ki görüşmelerin beklenenden daha erken anlaşmayla sonuçlanması ve Memur-Sen’in yetkili olması karşısında anca yutkunabilen farklı renkteki sendikalar görüşmelerin uzamasını, ortamın gerilmesini ve buradan kendilerine devşirilecek rantı daha fazla önemsiyorlardı. Geçtiğimiz yıl yaptıkları gibi.
Dünyanın hiçbir yerinde bir sözleşmede sadece bir tarafın talepleri yerine getirilmez. Taraflar taleplerini ortaya koyar, bunlar üzerinde müzakere edilir, orta bir yol bulununca da anlaşılır. Her ne olursa olsun ben eylem yapmak istiyorum anlayışında olanlar için de yapacak bir şey yok. Geçmişte yetkiliyken, çalışanlar için ne kazandığınıza bakarsınız ve çadır tiyatrosuna devam edip etmeyeceğinize karar verirsiniz.
Vedat UZUNER
13 Ağustos 2013
