Helvalar Tükenince?
Vedat UZUNER
Allah (CC.)’ın Hz. Muhammed’e (SAV) ilk emriydi oku ve O, insanlığa gönderilen son elçiydi, ümmetin son kılavuzuydu. Maalesef ümmet ‘Oku’ emrine uymuyor yüzyıllardır. Neden acılar hep İslam coğrafyasında yaşanıyor? Neden çığlıklar hep günahsız topraklardan yükseliyor? Neden Kudüs işgal altında ve neden Müslümanlar darmadağınık? Belki hepsi için bir ‘imtihan’ denilebilir. Peki, neden Müslümanlar bütün imtihanları kaybetmek zorunda? Yaşananları protesto etmeyi, tepki göstermeyi öğrendik çok şükür ancak gücümüz olmadığında protestonun da işe yaramadığı ortada. Gücü olanların, dünyanın bir ucundan maşalarıyla neleri başardığını görüyoruz. Bosnalı kardeşlerimizin söylediği; ‘Siz, Türkiye olarak güçlü oldukça biz de kendimizi güçlü ve güvende hissediyoruz’ sözü aklıma geliyor. Demek ki dünyada yaşanan haksızlıklar karşısında dur diyecek bir güç olmalı. Zamanında cihan imparatorluğu Osmanlının yaptığı gibi. Son yıllarda Türkiye bu misyona sahip olmaya başladı. İçimizdeki Batı’nın hoşuna gitmese de dışardan bakıldığında bu açık açık fark ediliyor. Avrupa’nın ortasındaki Bosna’dan -beyinleri uyuşmuş petrol şeyhlerine rağmen- Arap dünyasına kadar. Ancak zulüm, Irak, Afganistan, Mısır, Suriye, Myanmar, Doğu Türkistan ve Dünyanın birçok yerinde almış başını gidiyor. Tek başına Türkiye’nin güçlü olması değil, Müslümanların birlik olması bu zulme dur demeyi mümkün kılabilir ancak. Hatırlarsınız daha birkaç hafta önce Gezi olaylarında kesintisiz saatlerce yayın yapan bir CNN vardı. Merak ediyorum bu kuruluşun yukarıda saydığım, zulmün kol gezdiği bölgelerde muhabirleri, canlı yayın araçları yok mu? ABD Irak’ta bir milyon cana kıyarken, Fransa Cezayir’de Müslümanları katlederken, Rusya Kırım Türklerini vatanlarından sürerken, Burma’da Müslümanlar diri diri yakılırken, ucuz mallarını kapış kapış satın alarak destek olduğumuz Çin, Doğu Türkistanlılara akla gelmedik zulümler uygularken, bu kanal neredeydi? Bugün, meşru yollardan seçilmiş Mursi’ye yapılan darbeyi kabullenmeyip sokakları inim inim inleten ve iradelerine sahip çıkan milyonları neden görmüyor dünya.
Batı, kendi icadı olan demokrasiyi Müslümanlar kullandığı zaman rahatsız oluyor. 1991’de İslami Selamet Cephesi Cezayir’de, 2006’da Hamas Filistin’de seçim kazandı ama yönetimden kuvvet zoruyla uzaklaştırıldılar. Aynı oyun Türkiye üzerinde senelerce oynandı ve 2013 Haziran’ında yine oynanmak istendi. Mısır’da oynanıyor. Avrupa, ‘demokrasi putunu ben kendi helvamdan yaptım ve istediğim zaman -acıktığım zaman- yeme hakkına sahibim’ diyor. Müslümanlara da uyanmak düşüyor. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytan olmamak için, nerde bir zulüm ve yanlışlık varsa eliyle düzeltebilmek için güçlü olmak, bunun için de çalışmak gerekiyor. Ramazan Bayramının ülkemiz ve tüm İslam âlemi için hayırlara vesile olmasını dilerim.
Vedat UZUNER
6 Ağustos 2013
