Trabzon 1 Şubesi

HOŞ GELDİNİZ

Trabzon şubesi olarak aramıza yeni katılan arkadaşlara ‘Hoş geldiniz’ programları düzenledik. Bu kapsamda 4 Ekim’de Beşikdüzü, Şalpazarı ve Tonya ilçelerimizle Beşikdüzü’nde; Araklı ve Sürmene ilçelerimizle de Araklı’da bir araya geldik. Programlarımıza ilçe Milli Eğitim Müdürleri, şube müdürleri, ilçe temsilcilerimiz, üyelerimiz ve yeni atanan öğretmenler katıldı. Şube başkanımız Mehmet KARA programlarımızda birer konuşma yaptı. Başkan KARA konuşmalarında şunları söyledi:

Kurulduğu 1992 yılından beri ilkeli sendikacılık anlayışını benimseyen sendikamız her iktidara karşı aynı hak mücadelesini vermiştir. Birilerinin yaptığı gibi belli merkezlerden emir alarak kongre yapmamış, başkan seçmemiştir. Daha 2010’da referandumda ‘hayırda hayır vardır’ diye takla atanlar şimdi de elde ettiğimiz kazanımları küçümseme çabası içerisindeler.

Sevgili öğretmen arkadaşlarım: Eğitim-Bir-Sen kurulduğu günden beri aynı ilkelerle yoluna devam etmektedir. Biz söyleyecek sözümüz olduğuna, söz söyleyecek yüzümüz olduğuna inanıyoruz. Bundan önceki dönemlerde sözümüzün gücüne inanarak hareket ettik, eylem malzemelerimiz kalemimiz, afiş ve bayraklarımız oldu hep. Hiçbir zaman kaldırım taşlarını söküp günahsız esnafın camlarını indirmeyi aklımızdan geçirmedik. Kendileri de bizim gibi kamu çalışanları olan polis memurlarıyla çatışmaya girmedik. Önce söz söylensin istedik. Taaki 2012 de yapılan ilk toplu sözleşmeye kadar. Burada hükümetin ekonomi kanadının anlaşılmaz tutumu nedeniyle ortam o kadar gerildi ki yirmi yıldır ilk defa iş bırakma eylemi yapmak zorunda kaldık. Bu gün gelinen noktada da ekonomi yönetiminin ne kadar başarısız olduğu ortaya çıktı. Öğretmen, öğretim görevlisine çok görülen ek ödemeyle bütçeyi dengelemeye çalışan Sayın Çelik ve Babacan’ın hesapları tutmadı. Aslında gereğinin yapılması lazım. Bütçede 75 milyonun hakkı var denilerek ek ödemeyi bir kısım çalışanına çok görenler bütçeyi yine denkleştiremediler. Beceremeyenin gitmesini alışkanlık edinen sistemlerde güvenirlik ve başarı daha üst seviyede olur kanaatindeyim. Demek ki sorun öğretmenin, öğretim görevlisinin ek ödemesi değilmiş. Elbette ki biz sadece ek ödemeye endeksli bir toplu sözleşme anlayışına sahip olmadık. Ancak devletin kendi eliyle yaptığı yanlışın düzeltilmesini beklemek kadar doğal bir şey olamazdı. Bütün bunları bir kenara bırakırsak geçmişle kıyaslanamaz bir durumla karşı karşıyayız arkadaşlar.

Bu yıl yeni bir sistemle okullarımız açıldı. Sistemin temelinde yine Eğitim-Bir-Sen imzası var ama baştan beri yapılan uygulamalarda Eğitim-Bir-Sen’in ve eğitimin diğer bileşenlerinin dediklerine kulak verilseydi geçiş süreci daha başarılı olurdu. Siz yeni göreve başladınız ve yavaş yavaş Milli Eğitimin yapısını tanıyacaksınız. Personel sayısı ve ilgilileriyle en büyük bakanlıkta hizmet edeceksiniz. Büyüklüğü kadar karmaşık da bir yapısı var. Sizin önemsemeniz gereken her ne olursa olsun işinize odaklanmak. Bu niyetle ve azimle çalışan herkesin her türlü sorununda yanındayız. Gönlümüz bizim üyemiz olmanızdan yana ama her nereye üye olursanız olun her türlü sıkıntınızda bizi yanınızda bulabilirsiniz.

Değerli arkadaşlar, doktora gitmek için artık sevk almak zorunda değilsiniz, il dışına çıkışlarda hakkınızda soruşturma açılmayacak, çocuklarımız artık Milli Güvenlik dersi almayacak, sendika üyeleri artık Toplu Sözleşme Primi alabiliyor, önümüzdeki yıllarda da Toplu Sözleşme Görüşmelerinden daha iyi sonuçlar alacağımız kanısındayım.

Şunu unutmayın değerli arkadaşlar, nasıl başlarsanız öyle gidersiniz, iyi başlayın işinize dört elle sarılın, olumsuzlukları fırsata dönüştürmeyi alışkanlık etmeyin, sorunun değil çözümün tarafı olun. Unutmayı veli öğrenci her kim olursa olsun bu memleketin size ihtiyacı var.

Hepinize programımıza katılımınızdan dolayı teşekkür eder, yeni görevinizde başarılar dilerim.